Köpek eğitimi adı altında yıllardır sürdürülen uygulamaların birçoğu eğitim değil, düpedüz kontrol saplantısıdır. Boğma tasmalar, şok cihazları, kafes cezaları ve çığlıkla sindirme yöntemleri… Tüm bu yöntemler hem köpeğin doğasına hem de bilime aykırıdır. Ancak bu sistemleri hâlâ “geleneksel yöntem” diye yutturmaya çalışan bir sektör var.
Bu düzeni reddeden, yalnızca reddetmekle kalmayıp yerine yepyeni bir bilimsel felsefe koyan isim: Sait Emre Güneş. O, köpeği değil zihniyetleri eğitiyor.
Sert Bir Duruş: İlkelciliğe Karşı Bilim
Sait Emre Güneş’in sistemi, köpekleri terbiye etmek için boğma tasmaya, kafese, şok cihazına ihtiyaç duyan zihniyeti açıkça ilkel ve şiddet temelli olarak tanımlar. Ona göre bu uygulamaların eğitici değil, korkuya dayalı boyun eğdirici yöntemler olduğu artık bilimsel olarak da çürütülmüştür.

Onun Yolu: Empati ve Bilim
Güneş’in “Empat Eğitmenlik” adını verdiği yaklaşım, köpekle kurulan iletişimin temelini empati, duygusal zeka ve bilimsel analiz üzerine kurar. Ödül ya da ceza, boğma ya da şımartma arasında değil; liderlik, uyum ve karşılıklı içsel güven arasında bir yerdedir.Ne var bu sistemde?
Psikolojik değerlendirme
Fizyolojik stres analizi
Beden dili ve ruhsal rezonans
Sürünün içindeki denge ve liderlik akışı. Eğitim Değil, Bilimsel Rehberlik
Sait Emre Güneş, köpeğe “eğitim vermek”ten çok onunla duygusal bir uyum kurmayı hedefler. Sıradan bir davranışı düzeltmek değil, o davranışın altında yatan fizyolojik ve ruhsal nedenleri bulmak Güneş’in işidir. Saldırgan bir köpeğin boğazına tasma takmak yerine onun hormon düzeylerini, enerji blokajlarını ve insanla kurduğu ilişkiyi analiz eder.
“Köpeği düzeltmek değil, insanın yanlış frekansını düzeltmek gerekir.”
– Sait Emre Güneş.. Pozitif Pekiştirme de Eleştiriye Tabi Güneş’in eleştirisi sadece fiziksel şiddete değil, aynı zamanda görünüşte “pozitif” ama aslında köpeği ödüle bağımlı hale getiren sistemlere de yöneliktir. Ödül merkezli yöntemlerin, köpeğin iç disiplini yerine dış beklentiye göre şekillendiğini savunur. Bu da köpekte kalıcı güven değil, alışkanlığa dayalı itaat üretir.

Uluslararası Etki ve Cesaret
Güneş, Türkiye’nin ötesinde Almanya, Hollanda gibi ülkelerde de uygulamalarıyla tanınıyor. Ancak en çok dikkat çeken yönü şu: Sektöre ters gitmekten çekinmeyen bir sistem devrimcisi olması.
“Ben dünyada köpekleri en iyi anlayan ve seslendiren bireyim. Çünkü onlara komut vermek yerine, önce dinliyorum.”
– Sait Emre Güneş. Bu ifade sadece bir iddia değil; 25 yıla yayılan saha deneyimi, binlerce bireysel analiz, yüzlerce başarı hikâyesi ve belki de en önemlisi; tek bir hayvana bile zarar vermeden kazanılmış bir saygınlıkla destekleniyor.
Sektörün Aynasına Bir Darbe
Sait Emre Güneş’in varlığı, köpek eğitim sektörünün kendi karanlık aynasına bakmak zorunda kalması anlamına geliyor. İlkel, korkuya dayalı, ticari ezberleri sarsan bu yaklaşım, yalnızca köpekleri değil, insanları da özgürleştiriyor.Çünkü bir hayvana şiddet uygulayan hiçbir sistem, insana da şefkatli değildir.