Türkiye Haber Portalı Logo 2
Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (4)

Bahadır Kurt – Zehra Aksoy, Rengârenk Bölüm 2

Kültür-sanat dünyasının nabzını tutan ve Zehra Aksoy’un sunumuyla izleyiciyle buluşan “Rengârenk”, ikinci bölümüyle sanatseverlere yine ilham dolu bir söyleşi sundu. Bu haftaki konuğu; duygularla örülü resim dili, deformasyon tekniği ve özgün renk kullanımıyla dikkat çeken genç sanatçı Bahadır Kurt oldu. Söyleşi, sanatçının Beşiktaş’ta hem yaşadığı hem de ürettiği atölyesinde, samimi ve içten bir atmosferde gerçekleşti.

Bahadır Kurt, sanata yönelme sürecini anlatırken kurumsal hayattan duyduğu tatminsizlikten ve camla tanıştığı dönemin kırılgan etkisinden söz etti. “Kurumda çalışırken içim gidiyordu… Akşam eve gidince bir şey üretmek istiyordum, olmadı. Geceleri resim yapmaya başladım. Sonra bir gün baktım, artık kurumsal hayat bana hiç çekici gelmiyor” diyerek kariyerindeki yön değişimini izleyicilerle paylaştı. Özellikle füzyon cam deneyiminin, estetik algısını ve deformasyona olan bakışını derinden etkilediğini vurguladı.

Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (3)

Sanatçının resimlerinde dikkat çeken bozulmuş, uzamış, parçalanmış figürlerin ardında ise kişisel bir geçmiş yatıyor. Bahadır Kurt, bu figürlerin çocuklukta yaşadığı dışlanmışlık hissinin bir yansıması olduğunu belirterek, “Ben okulda çok zorlandım, ötekileştirilmiş hissettim. İnsanlara yaklaşımım şekillendi. Figürlerim biraz da bu yüzden bozuk… Çünkü ben de kendimi öyle hissettim. Ama aynı zamanda güçlüler, çünkü içlerinde mücadele var,” sözleriyle eserlerindeki psikolojik derinliği gözler önüne serdi.

Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (2)

Bahadır Kurt’un renklerle ilişkisi ise zamanla evrilmiş. Söyleşide, ilk dönemlerinde koyu, neredeyse karanlık tonlarla çalıştığını; ama zamanla renklerin figürlere bir direnç ve ifade gücü kazandırdığını söyledi. “Şu anki renk paletim tamamen içimden gelen bir şey. Renkler artık figürlerimin sesi gibi. Renkle ‘ben buradayım’ diyorlar,” diyerek sanatında geldiği noktayı tanımladı.

Sanatçının üretim süreci oldukça doğaçlama ve akışa dayalı. Her sabah kalktığında o anki ruh haline göre resim yapmaya başladığını söyleyen Kurt, “Bazen ne çıkacağını hiç bilmiyorum. Hatta bir karakterin nereden geldiğini, hangi duygunun sonucu olduğunu sonradan fark ediyorum,” diyerek yaratım sürecindeki sezgisel yaklaşımını anlattı. Sanatının sadece estetik değil, aynı zamanda ruhsal bir boşalım alanı olduğunu da sık sık vurguladı.

Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (7)
Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (6)

Egon Schiele, Picasso, Basquiat ve Frida Kahlo gibi sanatçılardan etkilendiğini belirten Kurt, bu etkilenimleri bire bir kopyalamak yerine onların duygusal dürüstlüğünü örnek aldığını ifade etti. Aynı zamanda bir dönem sulu boya ile ürettiği işler üzerinden kontrolsüzlüğü ve hatayı bir anlatı aracı olarak benimsediğini belirtti. “Sulu boyada hata yaparsan geri dönüşü yok. Bu beni çok rahatlattı. Çünkü artık hatadan korkmuyordum,” sözleri, sanatındaki cesareti özetliyor.

Programda ayrıca sanatçının gündelik üretim alışkanlıklarına da değinildi. “Metrobüste bile çizim yaparım. Kalabalıklar bana ilham verir. İnsanları gözlemlemeyi çok seviyorum,” diyerek üretiminin sadece atölyeye sıkışmadığını, hayatla iç içe geçtiğini vurguladı.

Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (5)

Zehra Aksoy’un sade ve derinlemesine sorularıyla ilerleyen programda, Kurt’un hem eserleri hem de yaşam pratiği izleyiciye ilham verici bir bütünlük sundu. Atölyesindeki tuvaller, eskiz defterleri ve cam figürler arasında geçen bu renkli sohbet, sanatın sadece bir ifade biçimi değil; aynı zamanda bir varoluş biçimi olduğunu bir kez daha hatırlattı.

“Rengârenk”, her bölümde sanatın farklı tonlarını ve sanatçıların özgün hikâyelerini izleyiciyle buluşturmaya devam edecek.

Bahadır kurt zehra aksoy, rengârenk bölüm 2 (1)
Sait emre güneş 1

Turhapo Logo 2
Türkiye Haber Portalı Logo 2
Türkiye News Portal Logo